Sitemizden yararlanmak ve bu ailenin bir parçası olabilmek için lütfen üye olunuz!
Öykü - Kusursuz Petekler İnşa Eden Balarıları Uyeols10

Join the forum, it's quick and easy

Sitemizden yararlanmak ve bu ailenin bir parçası olabilmek için lütfen üye olunuz!
Öykü - Kusursuz Petekler İnşa Eden Balarıları Uyeols10
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Öykü - Kusursuz Petekler İnşa Eden Balarıları

Aşağa gitmek

Öykü - Kusursuz Petekler İnşa Eden Balarıları Empty Öykü - Kusursuz Petekler İnşa Eden Balarıları

Mesaj tarafından Yagmurum_ Cuma Ocak 01, 2010 8:36 pm

Öykü - Kusursuz Petekler İnşa Eden Balarıları Arikovaniveucanarilar3fl0Öykü - Kusursuz Petekler İnşa Eden Balarıları Arikovaniveucanarilar3fl0Öykü - Kusursuz Petekler İnşa Eden Balarıları Arikovaniveucanarilar3fl0Öykü - Kusursuz Petekler İnşa Eden Balarıları Arikovaniveucanarilar3fl0
Hepiniz
balarısını tanırsınız. Çoğunuz televizyonda izlediğiniz
çizgi filmlerde, hatta canlı olarak da onu pek çok kez
görmüşsünüzdür. Ama bence yine de onun
hakkında bilmediğiniz çok şey var...

Geçenlerde annem ve babamla birlikte Belgrad Ormanı'na koşuya
gittik. Çok güzel bir gün geçirdim. Ama en
güzeli, koşmaya ara verdiğimiz bir sırada küçük,
ama benim için çok büyük ve değerli olan bir
dost kazanmak oldu. O küçük arkadaşımı hiçbir
zaman unutmayacağım.

Onun kim olduğunu merak ettiniz, değil mi? O çok sevimli bir
balarısıydı. Yanıma yanaştı; etrafımda uçup duruyordu. Beni
sokmasından korkup tedirgin olmuştum. Çünkü arı bana
iyice yaklaşmıştı... Farkında olmadan "Lütfen beni sokma. Canımın
yanmasını istemiyorum!" diye bağırdım. Ve o an çok şaşırtıcı bir
şey gerçekleşti; balarısı benimle konuşmaya başladı.

Öykü - Kusursuz Petekler İnşa Eden Balarıları 40130382gg9

Balarısı: Seni sokmak istemiyorum. Sadece seninle arkadaş olmak istiyorum.

Burak: Gerçekten mi? Doğrusu buna çok sevindim!

Balarısı:
İstersen sana biraz kendimden bahsedeyim. Ben bir işçi arıyım.
Şu ileride gördüğün ağaçların kovuklarında
binlerce arkadaşımla birlikte yaşıyorum.

Burak: Ne kadar da çok arkadaşın varmış!.. Peki bütün gün arkadaşlarınızla birlikte neler yapıyorsunuz?

Balarısı:
İçinde bulunduğumuz kovanda temizlik yaparız, dışarıdan yiyecek
toplayıp kovana taşırız, arı sütü üretiriz, kovanın
ısısını düzenleriz, güvenliği sağlarız...

Burak: Peki ama bunları yaparken yorulmuyor musunuz?

Balarısı:
Hayır. Biz işçi arılar aramızda çok güzel bir iş
bölümü yapıyoruz; bu yüzden de hiç
yorulmuyoruz. Örneğin şu sıralar benim görevim bal depolamak
için petekler inşa etmek…



Öykü - Kusursuz Petekler İnşa Eden Balarıları 25854591sv8

Burak: Arılar hakkında hep merak ettiğim bir şey vardı; sizler nasıl dünyaya geliyorsunuz?

Balarısı:
Belki duymuşsundur; her arı topluluğunda bir kraliçe arı vardır.
Kraliçe arı, dişi arıların arasında en büyük olanıdır.
Belli zamanlarda yumurtlar. Ama yumurtalardan zannettiğin gibi hemen
biz çıkmayız. Larva adı verilen ve görünümü
aslında bize hiç benzemeyen, gözleri, kanatları ve
bacakları olmayan beyaz kurtçuklar çıkar bu
yumurtalardan! Bunlar bir süre etrafları kozayla sarılı beklerler;
o sırada iyice beslenir ve sonra tıpkı bana benzer şekilde ortaya
çıkarlar.

Burak:
Çok şaşırtıcı! Ama ben hala bir şeyi merak ediyorum. Çok
kalabalık olmanız hayatınızda bir karmaşa meydana getirmiyor mu?

Balarısı: Hayır, tam tersine, aramızda büyük bir düzen var. Binlerce arı hiçbir karışıklık

Balarısı: Hayır, tam tersine, aramızda büyük bir düzen var. Binlerce arı hiçbir karışıklık çıkarmadan kovan Öykü - Kusursuz Petekler İnşa Eden Balarıları Bee3to6 içinde yaşar ve bütün görevlerimizi hiç aksatmadan yerine getiririz.

Burak:
Bu çok ilginç! Çok kalabalık olmanıza rağmen
düzeni nasıl sağladığınızı hiç anlayamıyorum! Benim babam
oturduğumuz apartmanda yöneticilik yapıyor ve düzeni
sağlamakta oldukça zorlanıyor. Ama siz bunu çok rahat
sağlayabiliyorsunuz!



Öykü - Kusursuz Petekler İnşa Eden Balarıları 79168246wp5

Balarısı:
Şaşırmanı normal karşılıyorum. Çünkü daha önce de
insanların bu konuya çok şaşırdığını, hatta bilim adamlarınızın
bu düzenin nasıl sağlandığı, iş bölümünün neye
göre belirlendiği, bu kadar kalabalık bir topluluğun nasıl olup da
rahatlıkla birlikte hareket edebildiği gibi soruların cevabını
aradıklarını duymuştum! Ben sana bunun cevabını kısaca şöyle
verebilirim: Hepimizin belli görevleri var; görevlerimizi
çalışkan bir şekilde yerine getirir, hiçbir zaman
düzeni aksatmamaya çalışırız.

İşçi arının anlattıklarını büyük bir merakla dinlerken
annemin "Burak! Burak! Neredesin?" diye seslendiğini duydum. Artık
ayrılma vakti gelmişti.

Burak:
Annem beni çağırıyor. Galiba artık gitmem gerek. Tanıştığımıza
çok memnun oldum. Bütün anlattıkların için
teşekkürler!



Öykü - Kusursuz Petekler İnşa Eden Balarıları 83910586ut5

Balarısı:
Asıl ben çok mutlu oldum. Belki de bir gün yeniden
karşılaşırız! Örneğin; haftaya tekrar burada buluşmaya ne dersin?
Hem istersen, seni kovanımızın olduğu yere götürebilir, bal
peteklerini gösterebilirim.

Burak: Çok sevinirim. Annemle babam haftaya buraya tekrar gelmeyi kabul ederse tabii!

Balarısı: Haydi öyleyse, haftaya görüşmek umuduyla!

Eve döner dönmez heyecanla babamın doğum günümde
hediye ettiği "Hayvanlar Ansiklopedisi"ni elime aldım. Hızla sayfaları
çevirdim ve balarılarıyla ilgili bölüme geldim. İlk
gözüme çarpan küçük bir balarısı
resmi oldu. Arkadaşımı şimdiden çok özlediğimi hissettim...

Merakla yazıları okumaya başladım. Okuduklarım karşısında hayrete
kapılıyordum. Saatlerin nasıl geçtiğini ise hiç fark
etmedim. Annem uzun süredir ne yaptığımı merak etmiş, odama
gelmişti. Ona heyecanla balarılarından bahsetmeye başladım.

Burak:
Anne, balarılarının inanılması güç olağanüstü
özelliklerinin olduğunu biliyor musun? Örneğin sana en son
okuduğum şeyi anlatayım; dişi balarılarının kovanda temizlik
yaptıklarını belki duymuşsundur. Kozalardan çıkan arıların
geride bıraktıkları parçaları, kovan içinde
ölmüş arıları ve daha bunlara benzer pek çok yabancı
maddeyi sürükleyerek kovanın dışına çıkarıp
atıyorlarmış.

Peki kovandan çıkaramayacakları kadar büyük
parçaları ne yaptıklarını biliyor musun? Onları da bakteri
üretip kovandaki arıların sağlığına zarar verecek hale gelmemeleri
için "propolis" diye bir maddeyle sarıyorlarmış. Propolis adı
verilen bu kimyasal maddenin en büyük özelliği bakteri
barındırmaması... Ama, şeyyy... Sence bu maddeyi nereden buluyorlar
anne? Küçücük arıların böyle kimya bilgileri
nasıl oluyor? Henüz buraya kadar okudum. Belki sana daha sonra bu
maddeyi nasıl elde ettiklerini de anlatabilirim.



Öykü - Kusursuz Petekler İnşa Eden Balarıları 36838552ea8

Anne:
Arılar küçük, ama son derece akıllı varlıklar... Ama
tabii ki bu aklın onlara ait olduğunu düşünmek çok
yanlış olur. Onlara yaptıkları herşeyi öğreten bir Yaratıcıları
var. Ben de senin yaşlarındayken onlar hakkında bir kitap okumuştum ve
aynı senin gibi, ben de onların bu üstün özellikleri
karşısında çok heyecanlanmıştım. İstersen sen okumaya devam et.
Dikkatini çeken yerleri istediğin zaman bana yine
anlatabilirsin.


Annem akşam yemeğini hazırlamak üzere odadan çıktı. Deminki
soru aklıma takılmıştı. Arılar propolis denen maddeyi nereden buluyor
ve onu kullanmayı nasıl öğreniyor olabilirlerdi? Merakla okumaya
devam ettim.

Kitabın devamında arıların propolisi nasıl elde ettikleri
anlatılıyordu. Önce bazı ağaçların yapışkan
tomurcuklarından alt çeneleri yardımıyla reçine denen
maddeleri kemiriyorlardı. Daha sonra reçineye ağız salgılarını
ekleyerek propolisi üretiyorlardı. Daha sonra onu arka
ayaklarındaki özel keselere yerleştirerek kovana taşıyorlardı.

Arılar kovandan dışarıya çıkaramadıkları büyük
cisimleri arka ayaklarındaki bu maddeyle sarıyorlar, böylece onu
bakteri barındırmayan zararsız bir madde haline getiriyorlardı. Bu bir
nevi mumyalama işlemiydi.

Peki ama arılar bunu yapmayı kimden öğrenmişlerdi? Arılar
ölü bir canlının ya da artık bir maddenin kovandaki canlılara
zarar verebileceğini nereden bilmekteydiler? Bunları ben bile yeni
öğrenmiştim. Bunlar bir böceğin bilebileceği bilgiler değildi
ki! Gittikçe daha da meraklanıyordum! Balarıları en az insanlar
kadar şuurlu birer varlık mıydılar yoksa?

Elimdeki kitabı kesinlikle bırakamıyordum. "Meğer arılarla ilgili ne
kadar da çok bilmediğim şey varmış!" diye
düşündüm. Ve hala cevaplandıramadığım pek çok
soru işareti vardı kafamda. Ama er geç bunların cevabını
bulacağımı biliyordum.

Kitabın devamında arıların nasıl bal yaptıkları da anlatılıyordu.
Arıların bal yaptıklarını ve bunun için petek
ördüklerini duymuştum, ama petekleri nasıl yaptıkları
konusunda hiçbir fikrim yoktu. Oysa peteklerin örülme
aşaması da başlı başına büyük bir mucizeydi!

Arılar peteğin yapımına en üstten başlıyorlarmış. Ve petek aynı
anda 2-3 ayrı yerden farklı arılar tarafından aşağıya doğru
örülüyormuş. Kafam iyice karışmıştı; bir petek değişik
uçlardan başlanarak inşa edilmesine rağmen nasıl o kadar
düzgün olabilirdi? Üstelik üzerinde hiçbir
ek yerine de rastlanmıyordu.

Annemin evde örgü ördüğüne defalarca şahit
olmuştum. Ama annem örmeye tek bir noktadan başlıyordu. "3 ayrı
noktadan başlasa ördüğü kazaklar acaba nasıl olurdu?.."
diye düşündüm. Herhalde sonuç pek de iyi
olmazdı... O halde arılar çok ince hesap yapabilen varlıklar
olmalıydılar...

Öykü - Kusursuz Petekler İnşa Eden Balarıları 67009173qr7

Burak, eline aldığı kağıt ve kalemlerle arılar kadar, düzgün
petekler çizebilmek için uğraşıyor. Ama cetvel gibi
araçlar kullanmadan arılar kadar başarılı olamıyor. Siz de bunu
kendiniz deneyerek görebilirsiniz.

Elime bir kalem ve bir dosya kağıdı aldım. Kağıdın birkaç
kenarından başlayarak altıgenler çizmeye başladım. Sayfanın
ortasında bu altıgenleri birleştirmeye çalıştım. Ve
bütün bunları cetvel, gönye gibi araçlar
kullanmadan ve hiçbir hesaplama yapmadan başarmak için
uğraştım. Ama kısa bir süre sonra bunun imkansız bir işlem
olduğunu anladım. Öyleyse arılar bunu nasıl başarıyorlardı? Onlar
nasıl tek bir hata bile yapmadan altıgen petekleri
örebiliyorlardı? En çok dikkatimi çeken ayrı bir
nokta ise, peteğin inşasına sonradan katılan her arının, inşaatın hangi
aşamada olduğunu hemen anlayarak işe o noktadan başlayabilmesiydi.
Arılar farklı yerlerden petek örmeye devam ederken, inşaata yeni
katılan her arı bambaşka bir açıdan örmeye başlıyordu. Ve
büyük bir karmaşa meydana gelmesi gerekirken, son derece
mükemmel bir yapı ortaya çıkıyordu.

Öykü - Kusursuz Petekler İnşa Eden Balarıları 41712689yf2

Ansiklopedide bir de arıların bal yapma teknikleri anlatılıyordu ki,
buradaki olağanüstülük de beni çok şaşırtmış,
oldukça heyecanlandırmıştı. Okuduğuma göre, balın ana
malzemesi arıların çiçeklerden ve meyve tomurcuklarından
topladıkları nektarlardı. Arılar bu nektarı çiçeklerden
topladıktan sonra bala çeviriyorlardı. Kitapta önemli bir
şey daha anlatılıyordu: Bal üretimi çok büyük bir
çaba gerektiriyordu. Örneğin sadece yarım kilogram nektar
toplamak için 900 arının 1 tam gün çalışması
gerekmekteydi. Kitaptaki diğer hesaplamalar hayretimi gittikçe
artırıyordu: 450 gramlık saf balı elde edebilmek için yaklaşık
olarak 17 bin balarısının 10 milyon çiçeği ziyaret etmesi
gerekiyordu. Yani bu iş onlar için son derece zahmetliydi. Buna
rağmen arılar büyük bir çalışkanlık sergiliyor ve
kendi ihtiyaçlarının kat kat üstünde bal
üretiyorlardı. Üstelik bunların çoğunu da kendileri
tüketmiyor, biz insanlara da bir yarar sağlamış oluyorlardı.

Bir türlü işin içinden çıkamıyordum. Arılar
birkaç santimlik, küçücük birer varlık
olmalarına rağmen, insanı hayrete düşürecek kadar
büyük işler beceriyorlardı. Bütün bunları hangi
şuurla, hangi yetenek, hangi güçle yapabiliyorlardı?
Bunları gerçekleştirecek akla, bilince ya da kimya ve matematik
bilgisine nereden sahiptiler? Neden bu kadar gayretli bir
biçimde hiç durmadan bal üretiyorlardı? Elimde
kitabımla babamın yanına gittim. Öğrendiklerimi ona anlattım ve
bütün bunları arıların nasıl yapabildiklerini sordum. Babam
gülerek başımı okşadı ve şöyle söyledi:

Baba:
"Söylediklerin çok doğru. Arılarda çok
üstün bir akıl, büyük bir sanat
görülüyor. Sadece onlarda mı? Aslında bütün
hayvanlarda, hatta evrenin her yerinde büyük bir
mükemmellik var! Ama önce arılarla ilgili sorularına cevap
olması için sana Kuran'dan bir ayet okuyacağım. İyi dinle."

Burak:
Şu an daha iyi anlıyorum Baba. Arılar tüm bu olağanüstü
davranışları Allah'ın ilhamıyla gerçekleştiriyorlar. Allah bize
karşı çok merhametli, onlara ilham ederek bizim için şifa
verici olan balı ürettiriyor. Allah'ın bu nimetlerini
öğrenmek insanı çok heyecanlandırıyor.

Baba:
Arıları araştırdığın gibi karıncaları ya da sivrisinekleri, develeri,
kuşları, balıkları, çiçekleri, ağaçları,
yıldızları, denizleri, okyanusları, kısacası herhangi bir varlığı
araştıracak olsan, karşına çıkan mükemmellikler karşısında
yine aynı heyecanı duyarsın. İşte bütün bunlar evrenin her
noktasını büyük bir sanatın kapladığını gösteriyor. Bu
sanat seni, beni, anneni, balarılarını, papağanları, tavşanları,
sincapları, gezegenleri, uzayı, güneşi, ayı, yani herşeyi ve her
yeri yaratan Allah'ın sanatıdır. Allah herşeyin sahibidir. Herşey O'nun
bilgisiyle, O'nun izniyle yaratılır. İşte balarılarını yaratan da
O'dur. Onların her davranışları Allah'ın izniyledir. Onlarda
gördüğümüz akıl, Allah'ın sonsuz aklının bir
yansımasıdır. Etrafında gördüğün şeylere bu gözle
bakarsan, ne kadar çok mucizeyle çevrili olduğumuzu hemen
fark edeceksin!

Babamın söyledikleri çok doğruydu. Etrafımızda
gördüğümüz şeylerde kendini gösteren aklın
kuşkusuz üstün ve yüce bir sahibi vardı. "O
üstün ve yüce güç sahibi varlık, elbette ki
herşeyin yaratıcısı olan Allah" diye düşündüm. Daha
önce kafama takılan bütün soruların cevabını da
bulmuştum. Balarıları kendilerine ait bir akıl göstermiyorlardı!
Zaten onlarda böyle bir aklın olması mümkün de değildi!
Onlar kendilerini yaratan Allah'ın ilhamıyla hareket ediyorlar, bu
nedenle bizleri şaşırtan üstün bir akıl
gösterebiliyorlardı.

Bir hafta boyunca karşılaştığım bütün arkadaşlarıma,
kuzenlerime, anneme ve babama arılar hakkında bildiklerimi anlattım. Ve
işte hafta sonu artık gelmişti. Babama yeniden Belgrad Ormanı'na gidip
gitmeyeceğimizi sordum.

Burak: Baba, bu hafta sonu da koşmaya gideceğiz, değil mi?

Baba: Aslında bu hafta gitmeyi düşünmüyorduk, ama istiyorsan gideriz tabii, neden olmasın!

Babam gitmeyi kabul ettiği için hem çok sevinmiş, hem de
çok heyecanlanmıştım. Acaba benimle konuşan balarısını tekrar
görebilecek miydim?

Belgrad Ormanı'na vardığımızda heyecanım iyice artmıştı. Bir an
önce balarısıyla buluşacağımız yere gitmek istiyordum. Babamla
koşmaya başladık. Çok geçmeden balarısını ilk
gördüğüm yere ulaştık. Babama biraz etrafı gezmek
istediğimi söyledim. Çok geç kalmamak şartıyla kabul
etti. Hızla buluşma yerimize doğru koştum. Arkadaşım orada beni
bekliyordu; belli ki benden çok daha önce gelmişti.

Öykü - Kusursuz Petekler İnşa Eden Balarıları 90328836pk9

Burak: Merhaba! Tekrar görüştüğümüz için çok sevinçliyim!

Balarısı:
Ben de! Hoşgeldin! Seni gördüğüme ben de çok
memnunum. Hadi, sözümü tutayım ve sana peteklerimizi
göstereyim.

Burak: Tamam,
zaten bütün haftayı sizin olağanüstü peteklerinizi
düşünerek geçirdim biliyor musun? Onları görmek
için sabırsızlanıyorum.

Birkaç adım ilerideki ağaçların kovuklarından müthiş
bir arı vızıldaması geliyordu. Yanımda arkadaşım olmasa oraya
kesinlikle gitmezdim tabii ki. Ama küçük arı bana
hiçbir şey olmayacağını söylüyordu. Ve ben de
arkadaşıma güveniyordum.

Kovuklara vardığımızda içeriden gelen uğultulu vızıldamalara
rağmen aslında orada büyük bir düzenin var olduğu
gerçeğini hatırladım. Arılar dünyanın en çalışkan
hayvanlarından biriydiler ve bir an bile boş durmadan iş yapıyor,
sürekli insanlara faydalı olacak lezzetli balı üretiyorlardı.
Küçük arı arkadaşım beni bal peteklerinin yanına
yaklaştırdı. Bunlar öyle düzgün inşa edilmişlerdi ki,
küçücük hayvanların böylesine mükemmel
bir yapı ortaya çıkarmalarına hayret etmemek elde değildi.

Gördüğüm petekler çok düzgün
altıgenlerden meydana geliyordu. Geçtiğimiz hafta matematik
öğretmenime altıgenlerle ilgili merak ettiğim bazı soruların
olduğunu söylemiştim. O da bana kısaca altıgenleri tarif etmişti.
Ama ben daha fazlasını merak ediyordum; arıların altıgen bir petek inşa
ederken neleri göz önünde bulundurmaları gerektiğini bu
sefer bir de arkadaşıma sordum.

O da bana bu konuyu işçilerin en yetişkini olan bilgin arının
cevaplayabileceğini söyledi. Sonra bilgin arıyı çağırdı ve
o da benim soruma şöyle cevap verdi:

Öykü - Kusursuz Petekler İnşa Eden Balarıları Karfp8

Balarısı: Biz altıgen bir petek yaparken petek hücrelerinin
iç açılarına dikkat ederiz. Yani 120 derecelik iç
açıları çok iyi hesaplamamız gerekir. Bunun dışında,
petek hücrelerinin yere yaptıkları açı da çok
önemlidir. Eğer diğerini ayarlayıp bunu dikkatten
kaçırırsak, kuşkusuz petekte bozukluklar meydana gelir ve
peteğin içine depoladığımız bütün ballar yere
dökülür.

Rabbin
bal arısına vahyetti: Dağlarda, ağaçlarda ve onların kurdukları
çardaklarda kendine evler edin. Sonra meyvelerin
tümünden ye, böylece Rabbinin sana kolaylaştırdığı
yollarda yürü-uçuver. Onların karınlarından
türlü renklerde şerbetler çıkar, onda insanlar
için bir şifa vardır. Şüphesiz düşünen bir
topluluk için gerçekten bunda bir ayet vardır.
(Nahl Suresi, 68-69)


Burak:
Doğrusu tam olarak anlamakta zorluk çekiyorum.
Çünkü bu konu bana henüz çok yabancı. Peki
ama, nasıl oluyor da siz bütün bu hesapları yapmakta zorluk
çekmiyorsunuz? Altıgenlerin bu 120 derecelik iç
açılarını nasıl tutturuyorsunuz? Üstelik kusursuz petekleri
üretirken hiçbir yardımcı alet de kullanmıyorsunuz. Aklıma
kağıt üzerinde yapmaya çalıştığım sayfalar dolusu bozuk
geometrik şekiller geldi... Ve size olan hayranlığım bir kat daha arttı!

Balarısı:
Bize hayranlık duyma, bunları biz kendimizden yapmıyoruz ki! Bunların
hepsi bize doğuştan öğretilmiş yetenekler. Yani biz dünyaya
tüm bunları yapabilecek şekilde geliyoruz. Kendi aramızda bir
eğitim filan görmüyoruz.

Burak:
Mükemmel bir akıl sergiliyorsunuz! Bütün insanların
yaptıklarınızı öğrenmesi gerekir. Eğer izin verirseniz size
birkaç şey sormak istiyorum.

Balarısı: Tabii...

Burak: Neden peteklerinizi altıgenlerden yapıyorsunuz?

Balarısı:
Anladım; petekleri neden beşgen, dörtgen, sekizgen,
üçgen değil de altıgen olarak inşa ettiğimizi merak
ediyorsun... Eğer altıgenin dışında bir şekilde yapsaydık, aralarda
kullanılamayan bölgeler ortaya çıkacak, böylece hem
daha az bal depolayabilecek hem de araları doldurmak için boş
yere balmumu harcayacaktık. Aslında dörtgenlerde,
üçgenlerde de bal depo edebilirdik, ama bu şekiller
arasında çevresi en kısa olan şekil altıgendir. Diğerleriyle
aynı hacme sahip olmasına rağmen altıgen hücreler yapmak
için kullandığımız balmumu üçgen veya dörtgen
için kullandığımızdan daha azdır. Yani, en fazla balı altıgen
petekte depolayabiliriz.

Kulaklarıma inanamıyordum! Sevimli, küçük bir arıdan
mühendislik dersleri alıyordum... Sormak ve öğrenmek
istediğim daha çok şey vardı. Ancak saat artık ilerlemişti. Bu
yüzden bilgin arıyı orada bırakıp arkadaşımla beraber babamın
yanına doğru gitmeye başladık.

Öykü - Kusursuz Petekler İnşa Eden Balarıları 93956662zw5

Burak:
Biliyor musun, seninle ve diğer arılarla tanışmak bana çok şey
kazandırdı. Daha önce etrafımda bulunan, hatta burnumun ucunda
duran güzelliklerin hiç farkına varmıyormuşum meğer! Siz
bana tüm evrende, dünyada mükemmel bir düzenin
olduğunu gösterdiniz. Bundan sonraki hayatımda bu
mükemmellikleri hep fark edeceğimi umuyorum. Çok
teşekkür ederim!

Balarısı:
Bir şey değil küçük dostum... Unutma bu
mükemmelliklerin hiçbiri bize ait değil. Biz sadece bize
öğretileni uyguluyoruz. Güle güle!

Arının yanından ayrılırken babamın ormanda "Burak!" diye yankılanan
sesini duydum. Epey vakit geçmişti. Koşar adımlarla ailemin
yanına gittim. Aklım küçük dostumda kalmıştı! Tam o
sırada arabanın koltuğuna oturduğumda arabamızın üstünde bir
kelebek gördüm. Kanatlarında büyük bir renk uyumu
ve simetri vardı. Ertesi gün okul kütüphanesine gidip
onunla ilgili araştırma yapmaya karar verdim.

Allah'ın yarattığı güzellikler saymakla bitecek gibi değildi.
Biliyordum ki, daha öğrenmem gereken çok şey vardı...


















Yagmurum_
Yagmurum_
Administrator
Administrator

Ruh Halim: : 10
Bugün Melekmisin $eytan mI? : 1
Hangi TakIm: : 2
Cinsiyet : Kadın
Mesaj Sayısı : 407
Points : 1255
Kayıt tarihi : 06/09/09

https://www.facebook.com/pages/Yagmur-Damlam-Duygu-Seli-Sayfasi-/

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz